24 Aralık 2008 Çarşamba

Tribün Sevdası...

Tribün sevdası böyle bir şey işte... Aradan geçen gün henüz üç... Sinirlendik, delirdik, işkillendik bir şeylerden, ama geçti yine... Yarın maç olsa, sabah 10'da gitmek gerekse (keşke) orada olacağız yine...

Bu, futbol sevgisinden nasibini almamış birinin hayali değil elbet... Haftasonuna sıkıştırabileceği maximum maç sayısını hesaplamayanların işi olmaz bu hayallerle... Rakip tribünde izlediği maçların ezber bozmak yolundaki katkısını görmeyenler de anlamazlar... Tek taraflılar, rakibin mağlubiyetini izlerken kendinden geçenler, rekabeti taraf olarak izlemedikçe keyif almayanlar anlamaz bunu...

Kazanırsa başka türkü söyleyeceğiz, kaybederse baska... Bugünün, yarından ve dünden tek farkı bu olacak bizler için... Mühim olan, yeşil zemine 35-45 derece açıyla bakan betonarmede yer bulabilmek sadece...

2 yorum:

Şairler Parkı dedi ki...

hüzünlere kaldığımız yerden devam etsek bile pes etmek gelmeyecek aklımıza.

bu arada blogun yeni hali daha iyi olmuş.

yuki the zorba dedi ki...

Akşam saatlerinin sessizliğinde Beşiktaş düşünmek... Tarifsiz...

Teşekkür ederim bu arada, Siyah Beyaz olarak daha doğru oldu format sanki...